9 Nisan 2012 Pazartesi

ZİYAFET

Bilir, hem de bulursan aradığını,
Görür, tanırsın hiç ummadığını,
Her bilen O’nu bilir, hep O’nunla,
İşin olmaz hiç şununla, bununla.

Öğretmendir o, öğretir talebesine,
Akar talep edilenden, talep edene,
Söyleme sırrı hemen her dileyene,
Verilmez süt, ağlamadan isteyene!

Resul asla ölmez, Rab oldukça,
İnzal de sürer Dünya durdukça,
Tefekkür et, kalbinin sesini dinle
Gönlünde bu muhabbet oldukça.

Yerçekimi vardır, ya yere çekimin!
Çekilirsin, özlemin, meylin varsa,
Bak tüy gibi mi, demir gibi misin,
Var isen ölür, yoksan yücelirsin.

Küçük çocuğa niye verilir demez,
Verilince de, alınmasını istemez!
Hayat, kaybeden ile kaybolmaz,
Hem hikmetinden sual olunmaz.

Her işi oluruna bırakmak birşey !
O’nun “Ol”u ile olur ancak herşey.
Eyleyen de işleyen de bir ve tek ise,
Soran ayağa kalksın kendisi var ise.

Toplandı buraya sanki tümcihan,
Selam getirdiler canlar canından.
Cana can kattı yaşatan, efendim,
Yaşanır onunla malum, ilim bilim.

Vuruldum ziyafetin bu güzelliğine,
Bana sevgi dolu kucak verdiğine,
Konularının inançlı bilimselliğine,
Doyum olmaz bu içten özelliğine.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder