26 Mart 2012 Pazartesi

HALK BİLİYOR SENİ

Köyden, köylülükten kurtulmak amaç idi,
Okumak, yazmak,
Amaca ulaşmanın tek yolu, tek araç idi.

Okulların, üniversitenin ilmi başka gelirdi,
Seni bilmek,
Akla, önce, tekke ve medreseler getirdi.

Rahmetli babamlar hep derlerdi oku,
Her bilinen O’nunla ilgilidir,
Bilen yalnız O’nu bilir, gayrisi hiç yoktu.

Sağolsunlar babamlar, ne güzel adamlar,
Dedikleri doğru çıktı,
Kendini bilen Rabbini bilir, idrak ile anlar.

Hayat, ilim, irade senin, sen görür, işitirsen,
Vücudunla mevcut, hayat ile diriysen,
Kimse olamaz, senden başka, sen var isen.

Varım demek zandır, dalalet içinde bir andır,
Kahrından lütfuna,
Cahili aydınlığa, çıkaran tek kitap Kur’andır.

Halkın kalbine girmiş, diline yerleşmişsin,
Onun da canı var, o da Allah’ın kulu!
Diyenlerde, merhametinle, tecelli etmişsin.

Öğütlenir, kimse görmese Allah görür, işitir!
Kim görecek deyip aldanma.
Hakk’ı halka kim anlatmış, ne acaip iştir.

Gökte ararken yerde buldum diyen kim,
Tavşana kaç, tazıya tut demişsin,
Hızır yetişmiş, Mevlâna pişmiş, hepsi birikim.

Köyde bilinir, gökten iğne düşse nereye iner,
Her yerde hazır ve nazır olan.
Habibin Resul, miraca çıkarken, Burak’a biner.

Hakkında öğrendiğim her şey sanki halktan,
Kim olabilir ki başka,
Ne gelirse başa, bilinir, gelmiştir Hakk’tan.

Ne güzel demiş diyen, özeti budur dört kitabın,
Kimden kime olabilir ki,
Hepsinin içinde hep, senden sanadır hitabın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder